
Üsküdar escort Zehra, Üsküdar’da gün boyu kalabalığın arasına karışmazdı ama gece olunca çıkardı ortaya. Sahil hattındaki aydınlık kaldırımlardan uzak durur, sokak lambası yanıp sönen eski mahallelerde beklerdi. Hayat kadınları arasında var olmak kolay değildi; ama Zehra için artık zorluk değil, alışkanlıktı bu. Onun için en sessiz geceler bile geçmişin yankısıyla doluydu. Üsküdar’da çok şey değişmişti, ama o, kendini hâlâ aynı dar sokakta bırakmış gibiydi.
Hayat bazen insanı itmez; sadece tutmayı bırakır
Üsküdar escort Zehra yirmili yaşlarının başında İstanbul’a taşınmıştıı. Kendisini kurtaracağına inandığı bir aşk uğruna… İlk başta her şey güzel görünmüştüü. Birlikte tutulmuşl bir ev, yapılmış planlar, gülerek içilen çaylar… Sonra beklenmedik bir ayrılık, sonu gelmeyen borçlar ve en kötüsü, kimsesizlik. Başlarda geri dönmeyi düşündü ama döneceği yerde de kimse kalmamıştı. Böylece kalmak, mecburi bir karar oldu.
Bir gece, yaşlı bir adam ona cüzdanını uzattı ama Zehra başını iki yana salladı. “Sadece yürümek istiyorum,” dedi. Adam şaşkınlıkla baktı ama bir şey demedi. Zehra o gece boyunca sokak sokak dolaştı, geçmişte bırakmak isteyip bırakamadığı her duygunun izini aradı. Kendini yeniden hatırlamak istiyordu ama bu şehirde kim olduğunu unutmak daha kolaydı.
Üsküdar’ın sabahları da sessizdi geceleri kadar. Ezansız, martısız, kahkahasız… Zehra bir apartman boşluğuna gizlenmiş sandalyesine oturmuş, çantasından bir kağıt çıkarmıştıı. Yıpranmışi kenarları olan, eski bir okul fotoğrafıydıı.
Zehra o fotoğrafı tekrar yerine koydu, gözlerini kapadı ve sadece oturdu. Çünkü bazen, hiçbir şey yapmamak da bir direniş şeklidir.
Bir yanıt yazın