
Aylin, 19 yaşındaydı. Ümraniye escort Dudullu tarafında, ailesinden uzakta küçük, penceresiz bir odada tek başına yaşıyordu. İstanbul’a ilk geldiğinde yanında sadece bir sırt çantası ve bir umut vardı: kendi hayatını kurmak. Ama hayat, beklediğinden daha ağır ilerliyordu. Kimse gençliğine, iyi niyetine ya da hayallerine bakmıyordu.
Ailesiyle bağları küçüklükten beri zayıftı. Şiddetin, yoksulluğun ve sessizliğin içinden büyüyerek çıkmıştı. Liseden mezun olduktan sonra evde kalmanın hiçbir yere varmayacağını anlamış, ilk fırsatta İstanbul’a kaçmıştı. Olgun dışarıdan sert görünse de içi kırılgan bir çocuk gibiydi. Başlarda bir kafede garsonluk yaptı, sonra bir mağazada tezgahtarlık… Fakat saatlerce çalışıp eline geçen üç kuruşla ne karnını doyurabiliyor ne de kirayı ödeyebiliyordu.
Bir gün metroda tanıştığı biri, ona “başka bir yol” önerdi. “Kolay para,” dedi kısaca. “Kimse seni zorlamaz, istersen bırakabilirsin.” Aylin önce tedirgin oldu, ama aynı gün akşam eve döndüğünde buzdolabının içinin boş oluşu, elektrik faturasının üzerine konmuş son uyarı kâğıdı, onu o kararı vermeye itti.
İlk gecesi Ümraniye’nin merkezindeki bir otel odasında geçti. Tedirgindi, korkuyordu ama sessizdi. O gecenin sonunda aldığı para, bir ay boyunca çalışarak kazandığının iki katıydı. “Sadece bir kez,” dedi kendine. Ama öyle olmadı.
Aylar böyle geçti. Aylin her gece başka bir kimliğe bürünüyordu. Sabahları geç uyanıyor, aynaya bakmadan dışarı çıkıyordu. Oysa içinde bastıramadığı bir şey vardı: yazmak. Küçüklüğünden beri defterlere hayal kurmayı, kelimelerle konuşmayı severdi.
Dudullu Escort
Bir gün Ümraniye escort Kültür Merkezi’nin camında bir afiş gördü:
“Yazdıkça İyileş – Genç Kadınlar İçin Yazı Atölyesi”
İçeri girip girmemek arasında kaldı. Sonunda cesaretini toplayıp bir sandalye çekti. İlk derste konuşmadı, ama deftere bir cümle yazdı: “Ben hâlâ buradayım.”
O günden sonra her hafta atölyeye gitti. Yazdıkça kendini tanıdı, sustuklarını dile döktü. Atölyedeki kadınlar onu yargılamadı, aksine sahiplendi. Kendi hikâyesini ilk defa korkmadan anlatabildi.
Aylin, artık geceleri çalışmıyor. Küçük bir yayınevinde staj yapıyor, hayalini kurduğu gibi kendi hikâyesini yazıyor. Ümraniye hâlâ aynı, ama Aylin değişti. Çünkü artık yalnız değil, çünkü artık sesi var.
Bir yanıt yazın